“Hollywood’un altın çağı” olarak adlandırılan dönemden hayatta kalan yegâne oyunculardan biri. Yıllarca sayısız filmde rol aldıktan sonra başrolünde oynadığı Hanedan adlı diziyle bütün dünyada tam anlamıyla fırtınalar estirdi. Onun için yaşayan efsane demek mümkün.

Üstelik 90 yaşında olduğuna inanmak da zor. Hâlâ çalışıyor, üretiyor üstelik sosyal medyayı gençler kadar iyi kullanıp çağı yakalamayı da gayet iyi beceriyor.

2015’te İngiltere’nin adını dünyada başarıyla temsil ettiği ve birçok hayır işine de önayak olduğu için bizzat Kraliçe II. Elizabeth tarafından onur nişanı verilen efsane oyuncu Joan Collins o tarihten beri adının önünde şövalyelik nişanının kadınlar için kullanılan “Dame” sıfatını da taşıyor.

23 Mayıs’ta 90. yaşını kutlayan yıldız, ününün doruğunda olduğu gençlik "İngiltere’nin en güzel kızı”, “Dünyanın en güzel kadını ve “Yaşayan en seksi oyuncu” olarak anılmıştı. Joan Collins, hâlâ gençlere taş çıkaran bir güzelliğe ve forma sahip.

5. EVLİLİĞİNDE GERÇEK MUTLULUĞU BULDU

Bunu da elbette çalışkanlığına ve hiç tükenmeyen enerjisine borçlu. Ancak ünlü oyuncuyu böyle genç, diri ve mutlu tutan şey aslında bir yandan da onun yaşlarındayken birçokları için geçmişte kalan tatlı bir hayal olan aşkı hâlâ iliklerinde hissetmesi.

"Hanedan" yıldızı 2002 yılında 5 numaralı kocası olan yapımcı Percy Gibson ile evlendi. Kendisinden 32 yaş küçük kocasıyla 21 yıldır büyük bir mutluluk yaşayan ve başarılı evliliğini sürdüren Joan Collins sık sık bu büyük yaş farkıyla ilgili konuşuluyor.

Collins kısa bir süre önce 58 yaşındaki Gibson ile olan aşk hikayesini "Vatkaların Ardında: Arkadaşlarıma Anlattığım Masallar" adlı yeni anı kitabında paylaştı. Kitap Collins'in Hollywood'daki onlarca yıllık kariyerini ayrıntılarıyla anlatıyor.

"PRENSİMİ BULMAK İÇİN ÇOK KURBAĞA ÖPTÜM"

Keepers Fest bu hafta sonu düzenlenecek Keepers Fest bu hafta sonu düzenlenecek

Efsane oyuncu, kitabında Percy Gibson’la yaptığı beşinci ve son evliliği “Prensimi bulmak için pek çok kurbağa öpmek zorunda kaldım” sözleriyle anlatmıştı. Ünlü çift aslında büyük bir aşk yaşamaya başlamadan önce de tanışıyorlardı hatta arkadaştılar.

Joan Collins o yılları "Her şeyden önce, evlenmeden önce çok iyi arkadaştık. Bir oyunda birlikte çalıştık... Birbirimizin arkadaşlığından keyif aldık. Birlikte takıldık” diye anlatıyor. Ertesi yıl tekrar karşılaştıklarında ise artık duyguları yavaş yavaş değişmeye başlamış. Birbirlerine aşk mektupları yazmaya başlamışlar.

Ve sonrası 21 yıllık büyük bir aşk hikâyesi… Collins, eşini anlatırken onu hayatına giren diğer erkeklerle kıyaslıyor ve "O gerçekten iyi, nazik, ayakları yere basan bir insan. Birlikte olduğum insanların çoğu - ve hangileri olduğunu belirtmeyeceğim - ya nevrotik, ya biraz dengesiz ya da farklı şeylere bulaşmışlardı" diyor.

YAŞ SADECE BİR SAYIDAN İBARET

Birçokları çiftin 32 yıllık yaş farkını eleştirseler de Collins için bu "sadece bir sayı". Yıldız oyuncu hayatın herhangi bir aşamasında aşkı bulmak için asla çok geç olmadığını söylüyor. "İkimiz de böyle hissediyoruz" diyor Joan Collins ve aynı düşünceleri paylaşmalarının kalıcı birlikteliklerinin ardındaki sırrın bir parçası olduğunu söylüyor.

Collins kitapta Gibson'la olan yaş farkından endişe duymadığını çünkü "hayata ve sunduğu her şeye karşı büyük bir canlılık ve coşkuya sahip olduğun" söylüyor. "Hayata karşı muazzam bir coşkuyla doğmuşum. Annem çocukken hiç yerimde duramadığımı söylerdi. Aynı anda beş farklı şey yapardım” diyerek sonsuz enerjisinin sırrını veren ünlü oyuncu için aslında evliliğin sırrı da burada yatıyor.

3 ÇOCUĞU 4 DE TORUNU VAR

Joan Collins, bu canlı ve coşkulu halleriyle ilgili bir sır da verip "Kocam Percy sık sık onu yıpratabildiğimi itiraf eder!" diye şaka yapıyor. Joan Collins'in ikinci eşi aktör ve şarkıcı Anthony Newley'den iki, üçüncü eşi iş insanı Ron Kass'tan ise bir çocuğu var.  "Annelik harika bir şeydi," diyor Collins. "Çocuklarıma çok yakınım. Her zaman konuşuyoruz. Başka türlü olmasını istemezdim."

Kaynak: hurriyet.com.tr