Ayşe GÜREL - Ataberk KURT/İSTANBUL (DHA) Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel Şişli'de düzenlenen 'Demokrasi Yoluna Dönüş' forumunda konuştu. Özel " Biz parti içinde adaylık tartışmalarını bir kenara bıraktık. Benim muhalefete de çağrım, yan yana durma kültürüne sahip olarak geçen seferki hatalardan ders alarak bu ülkenin geleceğine, bu ülkenin bütün demokratlarının, siyasi arenadaki bütün temsilcilerinin hep birlikte sahip çıkması elzemdir" dedi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan'ı ziyaretinin ardından Ülke Politikaları Vakfı tarafından düzenlenen 'Demokrasi Yoluna Dönüş' forumuna katıldı. Foruma Özel'in yanı sıra Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ve CHP Grup Başkanvekili Murat Emir de katıldı.

'TÜRKİYE BUNDAN SONRA İDEOLOJİK ÇATIŞMALARIN ESİRİ OLMAYACAK'

Burada konuşan Gelecek Partisi Genel Başkanı Davutoğlu "Dünyanın saygı duyduğu bir cumhuriyete geçiş için büyük bir İstiklal Savaşı vermiş bir neslin torunlarıyız. Acılar, başarılar, zaaflar hepsi ortak eserimizdir. Modern dönemdeki bütün akımlarımız muhafazakârlık, milliyetçilik ve seküler akımlar aynı ana damarından beslenir. Seküler akımların içinde sol akımlar da vardır. Şimdi her birinin tarihi serüveni farklıdır. Her biri, kendisini bu yeni dünya içinde doğru tanımadıkça Türkiye'de ne yaparsak yapalım demokrasiye geçemeyiz. Bunun için burada, bu üç damarın tüm temsilcilerine önce kendileriyle yüzleşme çağrısında bulunuyorum. Türkiye bundan sonra ideolojik çatışmaların esiri olmayacak; bunu ifade etmek istedim. Çatışmalar, bu iç akımların karşılıklı mücadelesinden ziyade, bu üç akımın kendi içinde 'demokratik mi yoksa jakoben mi' olduğu yönünde seyredecek. Burada seküler düşünceyi bir dogma haline getiren arkadaşlarıma sesleniyorum: İslam'ı bir ortaçağ düşüncesi olarak gördüğünüz anda bu ülkede demokrasiyi yerleştiremezsiniz. Bu ülkenin insanı, dine soğuk bakana ya da İslam'ı arkaik bir düşünce biçimi olarak görene oy vermez. Demokrat muhafazakarların, demokrat cumhuriyetçilerin, sekülerlerin ve demokrat milliyetçilerin aynı safta buluşup, omuz omuza yepyeni ve gerçek anlamda tecrübeleriyle olgunlaşmış bir demokrasiye yönelmesi gerekir" diye konuştu.

TBMM'ye 7 milletvekilinin dokunulmazlık dosyası sunuldu TBMM'ye 7 milletvekilinin dokunulmazlık dosyası sunuldu

'HEDEFTE KUVVETLER AYRILIĞI VARDIR'

Forumda konuşan Özgür Özel "Seçim için sahaya gittiğimizde şu eleştirilerle karşılaştık: 'Yahu, milletin karnı aç, siz diyorsunuz güçlendirilmiş parlamenter sistem. Millet diyor ki; ürünümü satamıyorum, siz diyorsunuz güçlendirilmiş parlamenter sistem. İşsizlik var, parlamenter sistem. Yoksulluk var, parlamenter sistem. Siz esas milletin derdini niye konuşmuyorsunuz?' Bu büyük bir haksızlık ama çağın, algıyla olgunun yer değiştirdiği zorluğunu ve algı böyleyse olgunun ne olduğunun önemsizleştiği gerçekliğini görmemiz lazım. Bazı iletişimleri çok kuvvetli yaparsanız, gündeme sis etkisi yaratıyor ve diğer söylediğiniz hiçbir söz ya da göstermek istediğiniz sorun veya belirlediğiniz hedefe doğru attığınız adımlar görünmez kılıyor. O yüzden ben şunu tercih ediyorum şimdi: Bizim gelecekte iktidar olduğumuzda yönetim sistemi önerimiz; güçlü bir parlamento, katıksız bir kuvvetler ayrılığı ve hukukun üstünlüğüne dayanan bir kamu yönetimidir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu ve gösterdiği hedefe yürümektir. Onun gösterdiği yer; çağdaşlık, aydınlanma, gelişmiş ülkeleri yakalamak ve geçmektir. O hedefte kuvvetler ayrılığı vardır, güçlü bir parlamento vardır. Yürütme, yasama ve yargının birbirinin düşmanı değil, birbirinin destekçisi ama net olarak birbirinden ayrılması vardır. O hedefte Avrupa Birliği'ne tam üyelik de vardır" dedi.

'HEDEFTE GÜÇLÜ BİR PARLAMENTO VARDIR'

Özel "Biz parti içinde adaylık tartışmalarını bir kenara bıraktık. Benim muhalefete de çağrım, iktidarın istediği savrulma yaşanmadan, yan yana durma kültürüne sahip olarak, geçen seferki hatalardan ders alarak bu ülkenin geleceğine, bu ülkenin bütün demokratlarının, siyasi arenadaki bütün temsilcilerinin hep birlikte sahip çıkması elzemdir. Madem ki hedef ikinci yüzyılda Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu ve gösterdiği hedefe yürümektir. Onun gösterdiği yer çağdaşlık, aydınlanma, gelişmiş ülkeleri yakalamak ve geçmektir. O hedefte kuvvetler ayrılığı vardır, güçlü bir parlamento vardır. Yürütme, yasama, yargının birbirinin düşmanı değil ama birbirinin destekçisi ama net olarak birbirinden ayrılması vardır. O hedefte Avrupa Birliği'ne tam üyelik de vardır, bu hedefleri terk edip kişi başına milli gelirin 4 bin dolar olduğu, yönetenlerin kudretli, araçların zengin, halkın fakir ve tebalaşmış olduğu yerler yerine, yönetenlerin mütevazı, halkın zengin olduğu bir yöne doğru yürüme hedefi vardır. Biz bu azim ve kararlılıkla Gazi'nin partisini yönetiyoruz ve ilk seçimlere hazırlıyoruz. Bütün muhalefet partilerinin de bu dayanışmanın içinde olduğunu ve olacaklarını ve hep birlikte bu ülkenin geleceğini birlikte kuracaklarını düşünüyorum, inanıyorum ve onlara da güveniyorum" dedi. (DHA)

Kaynak: dha