Yağmur ÖNGÜN/İZMİR, (DHA)- ZAFER Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, Kayseri'de yaşanan olaylara ilişkin, "Türkiye'yi dünyanın ve Avrupa Birliği'nin Ruanda'sı olmaktan çıkartın. Ottowa anlaşmasından çekilin. Tekrar güvenli hale getirmek için bütün sınırlarımızı antipersonel mayınla döşeyelim" dedi.

Erdoğan TÜBA ve TÜBİTAK Bilim Ödülleri Töreni'nde konuştu Erdoğan TÜBA ve TÜBİTAK Bilim Ödülleri Töreni'nde konuştu

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, partisinin İzmir'in Kemalpaşa İlçe Başkanlığı binasının açılışına katıldı. Açılışta konuşan Ümit Özdağ, “Zafer Partisi'nin sözlerinin doğru olduğu her geçen gün Türk halkı tarafından biraz daha görülüyor. Kayseri'de başlayan, sonra bazı illerimize yansıyan olaylar gösterdi ki; Zafer Partisi kurulduğu günden bu yana yapmış olduğu uyarılar konusunda haklı çıkmıştır. İktidarın Zafer Partisi'nin uyarılarından öğreneceği çok şey vardır. Başka Türkiye yok. Bizim de Türk milleti olarak gidecek yerimiz yok. Ülkemizin kavimler göçüyle, modern istila ile Orta Doğu'nun diğer ülkelerinin sürüklendiği gibi bir iç karışıklığa sürüklenmesini engellemek istiyorsak, sınırlarımızda güvenliği sağlamak ve ülkemize iktidarın yanlış göç politikaları neticesinde gelen insanları geri yollamak kaçınılmaz bir görevdir. Ancak yine görüyoruz ki; iktidar son olaylardan ders çıkarmak yerine Türk milletine parmak sallamakta, Türk milletini adeta tehdit etmektedir. Bu, iktidarla Türk milleti arasında zaten açılan mesafeyi daha çok açacak ve milleti daha da kızdıracaktır. Kayseri'deki olaylardan ders almayan bir iktidar, Türkiye'nin başını daha büyük belalara sokar" dedi.

'TÜRK MİLLETİ ARTIK BU YÜKÜ TAŞIMAK İSTEMİYOR'

Özdağ, "Türk milleti yorgun, Türk milleti kızgın, Türk milleti artık bu yükü taşımak istemiyor ve taşıyamıyor. Recep Tayyip Erdoğan'a gidip bir hafta vatandaşın arasında Gaziantep'te ya da Kilis'te yaşamanı tavsiye ederim. Bir ev kiralarına ve vatandaşın ne çektiğine bakılmalı. Artık kimse daha fazla ensar-muhacir hikayesi dinlemek istemiyor. Türkiye, yıllardan beri sesini çıkarmadan dünyanın en fazla, en büyük, en kalabalık mülteci nüfusunu ülkesinde barındırdı, besledi, eğitti, sağlık hizmetlerini temin etti ama artık buraya kadar. Vatandaş bu sürecin durmasını ve geriye dönüşün başlamasını istiyor" diye konuştu.

'KAYSERİ'DE YAŞANANLAR, VATANDAŞIN TEPKİSİYLE KENDİLİĞİNDEN ORTAYA ÇIKTI'

"Biz olmasak Avrupa'nın güvenliği tehlikeye girer" diye ifadede bulunulduğunu söyleyen Özdağ, şöyle devam etti:

"Bu duruma göre, bunca sığınmacıyı Avrupa'ya yollamak, Avrupa'nın güvenliğini tehdit altına atıyorsa Türkiye'nin güvenliğini tehdit altına atmaz mı? Kayseri'de yaşananlar, vatandaşın tepkisiyle kendiliğinden ortaya çıktı. Ama bu tepkiyi gören yabancı servisler, ülkemize zarar vermek için bundan sonra planlı provokasyonlar içerisinde olabilir. Gaziantep AK Parti İl Başkanı'na ‘Son bir haftada Gaziantep halkı mutlu mu?’ diye sorulmasını tavsiye ederim. Evet, son bir haftada Gaziantep halkı mutlu. Çünkü 2011'deki Gaziantep'i geri aldıklarını düşünüyorlar. Sokaklarda korkmadan yürüyorlar. Gaziantepliler, kendilerine ait olan parklarda oturabiliyorlar ve küfür, bağırtı duymadan otobüse binebiliyorlar. Bu süreç bitip Gaziantep tekrar 2 hafta öncesine döndüğünde Gazianteplilerin de kızgınlığı daha artacak. Onca baskıya rağmen 41 sivil toplum örgütü orada bir bildiri yayınlarken, Ticaret Odası, Sanayi Odası susmak yerine konuşmayı tercih ediyor."

'GERİ KABUL ANLAŞMASININ İPTAL EDİN'

Geri kabul anlaşmasının iptal edilmesi gerektiğini kaydeden Özdağ, "Türkiye'yi dünyanın ve Avrupa Birliği'nin Ruanda'sı olmaktan çıkartın. Ottowa anlaşmasından çekilin. Tekrar güvenli hale getirmek için bütün sınırlarımızı antipersonel mayınla döşeyelim. Sınırlarımız güvenli hale gelsin. Artık Suriyeliler de Türkler gibi hastaneye gittiklerinde sıraya girsinler, Türk'ün önüne geçmesinler. Hastaneye gittikleri zaman parasını ödeyip tedavi olsunlar. Eczaneye gittikleri zaman Türk milleti gibi onlar da ilacın parasını versinler. Bunları yapmak hiç zor değil. Bunları yaparsanız Türk milletinin de öfkesinde bir azalma olacak, tansiyon düşecek. Ancak siz bu şekilde Türk milletine parmak sallamaya devam ederseniz, bu yol yol değil. Zafer Partisi olarak ilk günden bugüne kadar hem bu sorunun hukuk içerisinde çözülmesi hem de devletin üzerine düşeni yapması konusunda, uyarılarda bulunduk, bulunmaya devam edeceğiz. Son olaylarda da vatandaş sokağa çıkıp, tepkisini koyarken, bütün siyasi partilerden bir tek Zafer Partili sokağa çıkmadı. Tepkisini ilk günden bugüne kadar hukuk içerisinde soğukkanlı bir şekilde sürdürdü. 15 Temmuz'da millet, devleti sokaktan topladı. Sizin hatalarınızı ödemekten bıktık. PKK ile müzakere yaptınız, bedelini 744 jandarma, polis, Özel Harekat şehit vererek, yüzlerce yaralı vererek ödedik. Bıktık. Türkiye'yi bir iç çatışmaya sürüklemek gibi bir bedel ödeme istemiyor bu halk" dedi. (DHA)

Kaynak: dha