Mehmet ÇINAR/ANTALYA, (DHA)- 'NOEL Baba' olarak bilinen Aziz Nikolaos'un Antalya Demre'deki kilisesinde 2022 yılındaki kazılarda ortaya çıkarılan ve dünya gündeminde yankı uyandırdığı belirtilen, Aziz Nikolaos'un yaşadığı kilisenin 3-4'üncü yüzyıldaki dönemine ait ayak bastığı mozaik zemin buluntuların Demre Müze Müdürlüğü tarafından kapatıldığı ortaya çıktı.
Tüm dünyanın 'Noel Baba' olarak tanıdığı Aziz Nikolaos, Likya Birliği Meclis Binası'na ev sahipliği yapan dönemin önemli liman şehirlerinden Patara'da zengin bir buğday tüccarının oğlu olarak dünyaya geldi. Kaş ilçesindeki Patara'dan Demre ilçesindeki Myra'ya geçen Aziz Nikolaos, uzun yıllar burada yaşadı ve milattan sonra 4'üncü yüzyılda piskoposluk yaptı. Ölümünden sonra bugün de ismini taşıyan Aziz Nikolaos Kilisesi'ne gömüldü. Myra Piskoposu olarak 365 yılının 6 Aralık günü 65 yaşında öldüğüne inanılan Aziz Nikolaos'un, Demre'de adını taşıyan kilise, Hristiyan dünyasında özellikle Ortodokslar için kutsal değere sahip. Her yıl binlerce turist burayı ziyaret ediyor. Kilise duvarlarında Aziz Nikolaos'a ait freskler yer alırken, bir de ona ait olduğu düşünülen balık pulları ve akanthus yapraklarıyla süslü Roma Dönemi'ne ait lahit bulunuyor.
AYAK BASTIĞI ZEMİN BULUNDU
Demre'deki kilisede 2022 yılı kazılarında büyük öneme sahip yeni keşifler ortaya çıktı. O dönem DHA'nın haberiyle tüm dünyada ses getiren yeni keşiflerden biri de; Akdeniz'de sular yükseldi ve alüvyonlarla kaplanan kilisede Aziz Nikolaos'un ayak bastığı zemin bulundu. O dönem Antalya Kültür Varlıkları Koruma Bölge Kurulu, Aziz Nikolaos'un kilisesinde 1850'de Rusların, onarımında yarım bıraktığı değerlendirilen kubbedeki üst açıklığının, Hazreti İsa'nın çarmıha gerildiği ve göğe yükseldiğine inanılan Kutsal Kabir Kilisesi'ndeki mimariyle aynı olduğunu belirledi. Mezarının tam yeriyle ilgili bugüne kadarki en önemli keşif ve bulgu olduğunu anlatan Kurul Başkanı Prof. Dr. Osman Eravşar, kazılarda da Aziz Nikolaos'un ayak bastığı zemin döşemelerle mezarın olduğu belirlenen yerin üstünde Hazreti İsa'nın freskinin ortaya çıkarıldığını açıkladı.
Bugünkü kilise, Orta Çağ döneminde denizin yükselmesiyle sular altında kalan Aziz Nikolaos'un piskopos olduğu erken dönem kilisesinin üzerine, 7'nci- 8'inci yüzyılda yapıldı. 2022'deki kazılarda ise Aziz Nikolaos'un yaşadığı döneme ait alüvyonlar altında kalan erken dönem kilisesine ait zemin bulundu. Kilisenin 'naos' (ana) kısmında bulunan 'amona'ya (görünmeyen yaratıcı güç) rastlandı ve 1970'lerde atılan şap zemin döşemesi kaldırıldıktan sonra da altında ne olduğuna yönelik kazı çalışmasında, erken döneme, yani kilisenin 4'üncü yüzyıl dönemine ait zemin döşeme ortaya çıktı.
Prof. Dr. Osman Eravşar, o dönem buna ilişkin, "Aslında yaşadığı dönemin zemini burası ve kuvvetle muhtemel Aziz Nikolaos'un ayağının bastığı zemin döşemesinden bahsediyoruz. Bu son derece önemli bir keşif, o döneme ait ilk bulgu. Dolayısıyla bu kilisenin mimarlık tarihi ve onun ikonografik değerini bir nebze daha artıracak bir keşif olarak görüyoruz. Bunun üzeri belirli bir teknikle kapatılacak ve sergilemeye hazır hale getirilecek" değerlendirmesinde bulundu.
KORUMA KURULU KARARIYLA KAPATILMIŞ
Demre Müze Müdürü Nilüfer Sezgin, sondaj kazısıyla ortaya çıkarılan kilise erken dönemine ait mozaikli alanın Antalya Kültür Varlıkları Koruma Bölge Kurulu'nun kararıyla kapatıldığını belirterek, "Başlıca handikapları şuydu. Çok yoğun ziyaretçi sirkülasyonu oluyor. Ziyaretçileri de 'Oraya girmeyin, buraya çıkmayın' diyecek kadar çok fazla müdahale edilemediği ve tam da orta alanında büyükçe bir alan açıldığı için sirkülasyonla ve mozaiğin korunmasıyla ilgili handikaplar oluştuğu için dikkatlice kapatalım gibi bir karar çıktı. Ama bu ilerleyen zamanlarda 'Daha farklı bir şekilde koruyalım, açalım, şu şekilde yapalım' da denebilir. Günde 3 bin ziyaretçi aldığı zamanlar oluyor. O zaman 'Mozaiği koruyamayız' diye konuşuldu ve korumak adına 'kapatalım' dendi" ifadelerini kullandı.
ÖZEL KAPATMA YÖNTEMİ KULLANILMIŞ
Kapatılma şekline dair konuşan Sezgin, şu bilgileri verdi:
"Mozaikler şu şekilde kapatılıyor, üzerine jeotekstil denilen battaniyenin daha incesi bir malzeme vardır, mobilyacılar mobilya sararlar çizilmesin diye, ona benzer bir malzemedir. Jeotekstil mozaiklerin üzerine serilir. Onun üzerine de ince bir kum tabakası serilir. Ondan sonra da toprakla kapatılır. Bir gün tekrar o mozaiğe ulaşmamız gerektiğinde hemen o tabakayı böyle hızlıca kaldırmamıza yarıyor. Jeotekstilin üzerini makul miktarda kumla örtüyorsunuz. O kum geçirgenliği sağlıyor. Hem de üzerine örttüğünüz toprağın o şeye karışmasına engel oluyor. Sonrasında açarken ilk örttüğünüz şekilde tekrar o tabakaya ulaşma şansı veriyor."
KORUMA HASSASİYETİ
Kazı Başkanı Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ebru Fatma Fındık ise kilisenin ortasında, kilisenin ilk evresini gösteren mozaik alanın kapatılma kararının Demre Müze Müdürlüğü'ne ait olduğunu, bu konuda kendilerine 'Kapatılmalı mı ya da kapatılmamalı mı' şeklinde herhangi bir görüş sorulmadığını kaydetti. Alınan kararın koruma ile ilgili hassasiyetle olabileceğini belirten Fındık, "Kullanılan bir kilise ve ayin de yapılıyor. Gerekli koruma önlemleri alınamayacağı düşüncesiyle kapatılmış olabilir. Bizden herhangi bir görüş alınmadı. Kapatılmalı mı, kapatılmamalı mı konusu ise tartışılır. Bana göre çok önemli bir buluntuydu. Çünkü kilisenin ilk evrelerini gösteriyordu. İyi korunabilse kapatılmamalıydı. Diğer taraftan çok fazla ziyaretçi alıyor ve ayin yapılıyor, nasıl korunacaktı, bunu sağlayamayacaklarını düşündüler sanırım" dedi. (DHA)