Kültür Sanat

Çin Halk Cumhuriyeti’nin kuruluş yıl dönümü kutlandı

Çin Halk Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosluğu tarafından düzenlenen yıl dönümü töreninde canlı müzikler, dans gösterileri ve şovlar yer aldı.

Devran GÜNDÜZ- Hadican EROL/ İSTANBUL, (DHA)- ÇİN Halk Cumhuriyeti’nin 75’inci kuruluş yıl dönümü, İstanbul’da çeşitli gösteriler ve etkinliklerle kutlandı. Çin Halk Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosluğu tarafından düzenlenen yıl dönümü töreninde canlı müzikler, dans gösterileri ve şovlar yer aldı.

Çin Halk Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosluğu, Çin Halk Cumhuriyeti’nin 75’inci yıl dönümünü Beşiktaş’ta bir otelde kutladı. Galadan önce Çin'in tarihini anlatan sergi dolaşıldı. Ardından galada yıl dönümü dans gösterileri, şovlar ve müzik dinletileri gerçekleşti. Gerçekleşen törene Çin Halk Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosu WEİ Xiaodong, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, milletvekilleri, siyasi parti yöneticileri ve çok sayıda davetli katıldı.

XİAODONG: ÇİN, ULUSUN BÜYÜK YENİDEN KALKINIŞINI HEDEFLEYEN YENİ BİR YOLCULUĞA BAŞLAMIŞTIR

Gerçekleşen etkinlikte konuşan Çin Halk Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosu WEİ Xiaodong, “75 yıl önce, 1 Ekim’de, beş yıldızlı ilk kırmızı bayrağın gökyüzüne yükselmesiyle yeni kurulan Çin Halk Cumhuriyeti, sabah güneşiyle birlikte yola çıktı. Zorlukların üstesinden gelip, zafer şarkılarıyla ilerleyerek, bu kadim topraklara birbiri ardına zaferler kazıdı. Şu anda, Türkiye'deki Çinli vatandaşlarımız da dahil olmak üzere, yurt içi ve yurt dışındaki vatanına sevdalı tüm Çin halkı, büyük bir sevinçle yüce vatanımızla gurur duyuyor ve güzel dileklerini sunuyorlar. Çin, 75 yıllık bir mücadele sonucunda, kuruluşundaki yoksulluk ve altyapı eksikliklerinden sıyrılarak, Çin tarzı modernleşmeyi hayata geçirmiş, ulusun büyük yeniden kalkınışını hedefleyen yeni bir yolculuğa başlamıştır. Şu anda gördüğünüz fotoğraflar, Çin’in neredeyse yüzlerce yüksek hızlı treninin harekete hazır olduğu sahnesi göstermektedir. Çin Demiryolları'nın her adımı, sadece ulaşım alanında birer atılım değil, aynı zamanda yeni çağdaki Çin gücünün güçlü bir yansımasıdır, aynı zamanda Çin tarzı modernleşmenin somut bir örneğidir. Çin’in 14. Beş Yıllık Planı kapsamında belirlenen araştırma projelerinden biri olan CR450 yüksek hızlı EMU, saatte maksimum 453 kilometre hız ile montaj aşamasına girdi, bu da Beijing ile Shanghai arasındaki en yoğun güzergâhın seyahat süresini 4 saatten yaklaşık 2,5 saate indirme potansiyelini beraberinde getiriyor” dedi.

‘YÜKSEK KALİTELİ EKONOMİK KALKINMAYI TEŞVİK ETMEK İÇİN BÜYÜK DÜZENLEMELER YAPILDI’

75 yaşında cesurca yolunda ilerlediğini söyleyen Xiaodong, sözlerine şöyle devam etti:

“Karşılıklı fayda ve kazan-kazan stratejisine dayalı dışa açılma ile bağımsız ve barışçıl bir dış politika anlayışı izlemektedir. Çin, eşitlik ve düzen içinde çok kutuplu bir dünya ile kapsayıcı bir ekonomik küreselleşmeyi sürekli olarak savunmuş; bu sayede dünya ekonomik büyümesini destekleyen önemli bir güç merkezi ve dünya barışını koruyan önemli aktör haline gelmiştir. 75 yıl boyunca fırtınalara ve zorluklara göğüs geren Çin Komünist Partisi, tüm Çin halkı ile birlikte yetersiz koşullardan kapsamlı refaha, yoksulluktan zenginlik ve güce doğru evrilen bir dönüşüm gerçekleştirerek insanlık tarihindeki büyük bir başarıyı gözler önüne serdi. Geçtiğimiz Temmuz ayında, Çin Komünist Partisi 20. Merkez Komite Üçüncü Genel Kurulu Beijing’de başarıyla sona erdi. Söz konusu kurulun en önemli sonucu olarak, “Çin Komünist Partisi Merkez Komitesi’nin Reformun Kapsamlı Şekilde Daha da Derinleştirilmesi ve Çin Tarzı Modernleşmenin Daha da Hızlandırılmasına İlişkin Kararı” onaylandı. Bu karar, 300'ün üzerinde önemli reform paketi öneriyor. İçerikte, üst düzey sosyalist piyasa ekonomik sistemi oluşturmak ve yeni nitelikli üretici güçlerle yüksek kaliteli ekonomik kalkınmayı teşvik etmek için büyük düzenlemeler yapıldı. Ayrıca 2029 yılındaki Çin Halk Cumhuriyeti'nin 80. yıldönümüne kadar bu reform paketlerinin tamamlanması öngörülüyor. Genel Kurul, yalnızca Çin’in reformu kapsamlı bir şekilde daha da derinleştirme ve Çin tarzı modernleşmeyi ilerletme konusundaki büyük bir yol haritasını çizmekle kalmayıp, aynı zamanda yeni koşullar altında derin, kapsamlı ve yüksek düzeyde Çin-Türkiye ilişkileri inşa etme noktasında daha fazla yeni fırsatı beraberinde getirecek.”

‘ÇİN-TÜRKİYE İLİŞKİLERİNİN İSTİKRARLI BİR GELİŞİM SÜRECİ GÖSTERMEKTE’

Şu anda Çin-Türkiye ilişkilerinin istikrarlı bir gelişim süreci göstermekte ve her alanda somut iş birliklerinin sürekli derinleştiğini belirten Xiaodong, “Bu yıl Temmuz ayında, Devlet Başkanı Xi Jinping ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Astana'da düzenlenen Shanghai İş Birliği Örgütü Zirvesi sırasında ikili görüşme gerçekleştirdi. Bu görüşmede, iki lider ekonomi, ticaret, yatırım, altyapı inşası ve turizm gibi alanlarda iş birliğini daha da güçlendirme konusunda bir dizi önemli fikir birliğine vardılar. Ayrıca, her iki taraf temel çıkarları korumaya destek verme, siyasi karşılıklı güveni sürekli pekiştirme, yüksek düzeyde karşılıklı iş birliğini teşvik etme ve Çin-Türkiye stratejik iş birliğinin ilerleme kaydetmesi konusunda mutabık kaldılar. Bu durum, bir sonraki aşamada Çin-Türkiye ilişkilerinin gelişimine yön verecektir. Çin ve Türkiye, kendi çıkarlarını savunma, kalkınma ve yeniden canlanma peşinde olan, uluslararası adaleti koruma gibi konularda ortak çıkarları olan önemli yükselen güçlerdir. Yeni koşullar altında, derin, kapsamlı ve yüksek düzeyde bir Çin-Türkiye ilişkisi inşa etmek, iki ülkenin ve halkının temel çıkarlarıyla birebir örtüşmektedir” diye konuştu.

‘TÜRKİYE, BU YILIN İLK YARISINDA 187 BİNDEN FAZLA ÇİNLİ TURİSTİ AĞIRLADI’

Bu yılın başından bu yana, başkonsolosluğun görev bölgesinde çeşitli alanlarda Çin ile ilişkilerin sürekli derinleştiğini görmekten büyük memnuniyet duyduğunu ifade eden Xiaodong, “Sichuan, Anhui, Liaoning, Hunan, Shanghai, Shenzhen ve Nanjing gibi Çin’in birçok eyalet ve şehrinden üst düzey heyet Türkiye’yi ziyaret etti ve karşılıklı ticaret anlaşmaları imzalayarak, Çin-Türkiye yerel iş birliği temellerini daha da sağlamlaştırdı, bu sayede iki ülkenin kalkınma stratejilerini birbirine yaklaştırdı. Ayrıca eklemek isterim; Çin ve Türkiye arasındaki kültürel etkileşim de derinleşmeye devam ediyor. Türkiye’ye gelen Çinli turist sayısı istikrarlı bir şekilde artmaktadır. Türkiye Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın verilerine göre, bu yılın ilk yarısında Türkiye, 187 binden fazla Çinli turisti ağırlamış olup, bu sayı geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 111 oranında bir artış göstermiştir. Biz, farklı etnik gruplardan yurtdışındaki vatandaşlarımızla olan bağlarımızı güçlendirmeye devam ediyoruz ve nar taneleri gibi sıkı sıkıya birbirimize kenetlenmiş durumdayız” dedi.

‘İKİ ÜLKENİN HER ALANDAKİ SOMUT İŞ BİRLİĞİ SEVİYESİNİ BİR ÜST DÜZEYE TAŞIYALIM’

Xiaodong, “Günümüzdeki karmaşık ve değişken uluslararası koşullar karşısında, Çin ve Türkiye arasındaki stratejik iş birliğinin kapsamını tamamen zenginleştirmek, her iki tarafın mevcut ve uzun vadeli çıkarlarına uygundur. Hadi el ele verelim ve birlikte çalışalım, iki ülkenin her alandaki somut iş birliği seviyesini bir üst düzeye taşıyalım, Çin-Türkiye yerel düzeydeki ilişkileri sürekli olarak geliştirelim ve insanlığın ortak kader topluluğunu inşa etmek için durmaksızın çaba gösterelim” ifadelerini kullandı.

İMAMOĞLU: MİLLİ GÜNLER TOPLUMUN ORTAK İDEALLERİNİ PEKİŞTİREN ÖZEL DEĞERLERDİR

Milli günlerin toplumun birlikteliğini ve ortak ideallerini pekiştiren özel değerler olduğunu söyleyen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, “İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı olarak şehirlerin hikayeleri ve deneyimleri aracılığıyla kalıcı dostluklar inşa edilmesine ve güçlü iş birlikleri oluşturarak şehirlerimizin refahına katkı sağlanmasına büyük önem vermekteyim. İstanbul ve Çin arasındaki bağın yıllar içinde güçlenerek ilerlemesinden büyük mutluluk duyduğunu belirten İmamoğlu, “Çin ile iş birliklerimiz kültürel ve ekonomik alanlarda önemli başarılar elde etmemize olanak sağladı. İstanbul ile Çin Halk Cumhuriyeti şehirleri arasındaki ortaklık bu başarılarla sınırlı kalmamakta, aynı zamanda geleceğe yönelik proje geliştirmek adına da büyük fırsatlar sunmaktadır. Dünyamızın karşı karşıya olduğu iklim değişikliği ve ekonomik dalgalanmalar gibi küresel zorluklar uluslararası düzeyde iş birliğine dayalı çözümler gerektirmektedir. Bu zorluklara ancak hep birlikte sıkı iş birlikleriyle yanıt verebiliriz. Müreffeh bir geleceğin inşası için güçlü ortaklıklar kurmak, geleceğe dair umutlarımızı korumak adına elzemdir. İstanbul sahip olduğu dinamizm ve potansiyel ile küresel zorlukların yönetiminde aktif rol oynamakta kararlıdır. İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak vizyonumuz doğrultusunda birçok Çin şehriyle güçlü iş birliklerimizi kuvvetlendiriyoruz. Şehirlerimizde dayanışma, saygı ve ortak hedefler çerçevesinde daha da büyük projelere imza atacağımıza olan inancımız tamdır” dedi.

‘TÜRKİYE- ÇİN KARDEŞ ŞEHİRLER BULUŞMASI’ DÜZENLEMEYİ PLANLADIĞIMIZI DUYURUYORUM’

'İş birlikleri sadece bugünün zorluklarına yanıt vermekle kalmayacak, gelecek nesiller için de sürdürülebilir ve yaşanabilir şehirler inşa etmemize olanak sağlayacak' diyen İmamoğlu, sözlerini şöyle sonlandırdı:

“Mevcut iletişimi sürdürmekten öte değişen küresel gündem ve ihtiyaçlar doğrultusunda yeni ortaklıklar tesis etmek büyük kararlılık gerektirmektedir. İstanbul olarak bizler bu iradeye sahibiz. Çin Halk Cumhuriyeti şehirleriyle sürdürdüğümüz temaslarda Çin şehirlerinin de bu iradeye sahip olduğunu net bir şekilde gözlemliyoruz. Ortak irademiz yalnızca güncel sorunlarımızın çözümüne değil, geçmişten gelen güçlü birikimlerimize de dayanmaktadır. Önümüzdeki yıllarda bu anlayışımızın sadece kurumlarımızda değil, halklarımız arasındaki bağı da kuvvetlendireceğine yürekten inanıyorum. Bu vesileyle önümüzdeki yılın ikinci yarısında, ‘İstanbul'da Türkiye- Çin Kardeş Şehirler Buluşması’ düzenlemeyi planladığımızı duyuruyorum. Bu buluşma sadece iki ülke arasındaki iş birliğini derinleştirmekle kalmayacak, aynı zamanda iki ülke şehirlerinin tek tek ve birlikte uluslararası etkini de artıracaktır. Ülkelerimiz ve şehirlerimiz arasındaki mevcut ilişkilerin daha fazla güçleneceğine yönelik inancımla Çin Halk Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 75’inci yıl dönümünü tekrar tebrik ediyorum.”